Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporu bugün Dış İlişkiler Komisyonu tarafından oylanarak kabul edildi. Rapor, Türkiye ile AB arasındaki tam üyelik müzakereleri yerine “gerçekçi” bir formatın geliştirilmesi çağrısında bulunuyor. Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komitesi, Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye arasındaki tam üyelik müzakerelerinde ve Ankara ile Brüksel’in ortasında yaşanan fiili hareketsizliği aşmaya çalıştı. tam üyelik müzakereleri yerine “gerçekçi” bir formatın geliştirilmesini talep etti. Bugün AP’nin Türkiye raporunu görüşen Dış İlişkiler Komisyonu üyeleri, söz konusu raporu 47 oyla kabul etti. 10 üyenin çekimser kaldığı bildirilirken, ret oyu kullanılmadığı kaydedildi.
Türk raporunda “Türk hükümetinin izlediği siyasi çizgide köklü bir değişiklik olmadıkça AB ile Türkiye arasındaki tam üyelik müzakerelerinin yeniden başlayamayacağı” ifadesine yer verilmesi dikkat çekti. Komisyon tarafından kabul edilen ve yaz tatilinin ardından Avrupa Parlamentosu’na sunulacak olan raporda, AB Komisyonu’ndan Ankara-Brüksel ilişkilerinde yeni bir model araması isteniyor. Böylece fiilen donmuş olan tam üyelik müzakerelerinin yeniden başlaması yerine dile yeni bir format talebi getiriliyor.
Mülteciler ve deprem sonrasını yeniden inşa etmeye devam edecek
Öte yandan parlamenterler, mülteciler konusunda Ankara’ya destek verilmesini ve depremlerden sonra Türkiye’nin yeniden inşası için ülkeye yardımın sürdürülmesini tavsiye ediyor. Raporda Türkiye’nin güvenlik, ticaret, ekonomik ilişkiler ve göç gibi konularda önemli bir ortak olduğunun altı çizilirken, Ankara’dan demokratik bedellere, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına saygı duyması ve AB’nin temel ilkelerini tanıması isteniyor.
Tahviller 2018’den beri fiilen donduruldu
Ayrıca İsveç’in NATO’ya üyeliğinin daha fazla gecikmeden onaylanması talep edilirken, raporda “Bir ülkenin NATO’ya üyelik sürecinin hiçbir şekilde AB üyeliği ile ilişkilendirilemeyeceği” belirtiliyor. Ayrıca raporda “Her ülkenin AB üyelik yolunda kat ettiği mesafe ne yaptığına bağlıdır” ibaresi de yer alıyor. Son olarak Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 11-12 Temmuz’da Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta İsveç’in NATO üyeliğinin görüşüleceği NATO zirvesi gezisi öncesinde Ankara-Brüksel ortasındaki çıkarların yeniden canlandırılmasını talep etti. Üyeliğinin onaylanmasını bu çıkarların canlanmasına bağladı.
AB-Türkiye ilişkileri, Türkiye’de yargı bağımsızlığı, demokratik hak ve özgürlükler ile insan haklarının bozulması nedeniyle 2018 yılından itibaren fiilen dondurulmuş durumda.
AB’nin ortak güvenlik ve dış politikasına yakınlık
Rapor, Ankara’nın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda (BMGK) Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısını kınamasına verdiği desteği övürken, Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmamasından duyduğu üzüntüyü de ifade ediyor. Türkiye’nin ortak güvenlik ve dış politikadaki payının yüzde 7 ile tüm zamanların en düşük seviyesinde olduğuna da dikkat çekiliyor.
Türkiye raporunu hazırlayan Parlamenter Nacho Sanchez Amor, “Son zamanlarda Türk hükümetinin AB ile tam üyelik müzakerelerini canlandırmaya olan ilgisini gördük. Bu jeopolitik müzakerelerin sonucu değil, ancak Türkiye’nin gerilemeyi durdurma çabalarının sonucu olacak.” temel hak ve hürriyetler ile hukukun üstünlüğü ilkelerinde.Türkiye’nin dirilişi konusunda samimiyse, komutanlık bunu reform ve icraatlarla göstermelidir” dedi.
AP’nin Türkiye raporunun, oturumların başlayacağı Eylül ayında tartışılması bekleniyor.
DW/ETO,ET
DW Türkçe’ye VPN ile nasıl erişebilirim?
